© Reuters

Investing.com – Haftaya merkez bankası toplantıları damgasını vuracak; Fed ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) faiz artırımına hazırlanırken Japonya Merkez Bankası (BoJ) değişim yapmayacak gibi görünüyor. ABD hisse senedi piyasalarındaki ralli bir dönüm noktasıyla karşı karşıya. Petrol, arz görünümüne ilişkin endişeler nedeniyle kazancını artırmaya hazır görünüyor.

1. Fed’in karar günü

Fed'in Çarşamba günü gerçekleştireceği son politika ardından artıracağına kesin gözüyle bakılırken yatırımcıların dikkati, bunun sıkılaştırma döngüsünün son artırımı olup olmayacağında olacak.

Fed, artan enflasyonla mücadele amacıyla 40 yılı aşkın bir sürenin en hızlı sıkılaştırma döngüsünü başlattığı Mart 2022'den bu yana faizi 500 baz puan artırdıktan sonra Haziran ayında faiz artırımlarına ara verdi.

Yatırımcılar, bankanın uzun vadeli para politikası görünümü konusunda karışık görüşlere sahip.

Goldman Sachs'daki analistler, Cuma günü yaptıkları açıklamada, bu artırımın uzun soluklu sıkılaştırma döngüsünün "son" olmasını beklerken Fed'in nihayetinde "piyasaların fiyatladığından daha şahin kalmayı" seçeceğine inandıklarını söyledi.

"Asıl soru; [Fed] Başkanı [Jerome] Powell'ın Haziran ayında savunduğu ve bizim ve diğerlerinin toplantıdan toplantıya değerlendirme anlamına geldiğini düşündüğümüz 'dikkatli sıkılaştırma hızı'na ne kadar güçlü bir şekilde yöneleceği."

2. ECB toplantısı

ECB'nin, Perşembe günü yapacağı da 25 baz puanlık bir faiz artırımına daha gitmesi bekleniyor. Bu nedenle gözler, merkez bankasının Eylül ayı planlarına çevrilmiş durumda ve piyasalar yeni bir artırım mı yoksa duraklama mı olacağı konusunda ikiye bölünmüş durumda.

Euro Bölgesi'nde , Aralık ayında %10,6 ile zirve yaptıktan sonra düşüşe geçti ancak ECB'nin %2'lik hedefinin oldukça üzerinde seyretmeye devam ediyor. ECB, enflasyonun "çok uzun süre çok yüksek kalacağının tahmin edildiğini" ve "kat edilmesi gereken daha çok yol" olduğunu söyledi.

Temmuz 2022'den bu yana toplam 400 baz puanlık art arda sekiz faiz artışının ardından şimdi yatırımcılar ve analistler, daha kaç faiz artışına ihtiyaç olduğunu ve enflasyonu hedefe geri getirmek için faizlerin ne kadar süre yüksek kalması gerektiğini hararetle tartışıyor.

ECB Başkanı Christine Lagarde'ın, gelecekteki kararların gelen ekonomik verilere dayanacağını yinelemesi muhtemel.

3. BoJ kararı

Politika yapıcıların, artan fiyat baskıları karşısında ultra genişlemeci parasal duruşlarını tekrar değerlendirecekleri yönündeki spekülasyonların devam ettiği bir ortamda, BoJ'un Cuma günkü para politikası merakla bekleniyor.

Cuma günü açıklanan veriler, Japonya'da çekirdek enflasyonun Haziran ayında 15. ay üst üste, merkez bankasının %2'lik hedefinin üzerinde kaldığını ancak enerji maliyetlerinin etkisinden arındırılmış endeksin yavaşladığını ve fiyat baskılarının zirveye ulaşmış olabileceğini gösterdi.

Analistler bu verinin, BoJ'un bu yılki enflasyon tahminini yükseltme ihtimalini artırırken merkez bankası üzerindeki, büyük parasal teşvikleri yakında aşamalı olarak azaltmaya başlama baskısını yumuşatabileceğini söylüyor.

New York'taki OANDA'da kıdemli piyasa analisti olan Edward Moya, Reuters'a verdiği demeçte, "Tüm beklentiler, getiri eğrisi kontrolünü olduğu gibi tutmaları ve faiz oranlarında değişiklik yapmamaları ancak bir ihtimal enflasyon görünümlerinde küçük bir yükseltme yapmaları yönünde." dedi.

Ancak Moya, "Bir sürprizle karşılaşma ihtimali dikkate alınmaya devam etmeli." diye ekledi.

"BoJ, potansiyel olarak piyasaları değiştirecek önemli bir olay çünkü BoJ'un gerçekten bir politika değişikliğine gitmesi için zaman daralıyor."

4. Borsa, testle karşı karşıya

Fed'in, son on yıllardaki en agresif para politikası sıkılaştırma döngüsünün son faiz artırımını yapması beklenen bu hafta, ABD hisse senedi piyasalarındaki ralli büyük bir sınavla karşı karşıya.

Yılın başında birçok yatırımcı, yüksek faiz oranlarının 2022'deki keskin düşüşün ardından hisse senetlerine daha fazla zarar verecek bir resesyona yol açmasını bekliyordu. Bunun yerine Fed enflasyonla mücadelesinde ilerleme kaydederken ve yatırımcılar, “yumuşak iniş” fikrini benimserken ABD ekonomisi, dirençli olduğunu kanıtlıyor.

Fed'in sıkılaştırma döngüsünün sonuna yaklaştığı inancı, son haftalarda hisse senetlerini destekledi.

Fed'in yanı sıra yatırımcılar, bu yıl piyasaları yükselten bazı büyük teknoloji ve büyüme hisselerinin kazançlarına da odaklanacak. Bunlar arasında Salı günü piyasa kapandıktan sonra rapor verecek olan ve yer alıyor.

Her iki teknoloji devi de yapay zekaya olan talebin gelecekteki büyümeyi destekleyeceğine dair iyimserliğin etkisiyle, yılbaşından bugüne keskin bir yükseliş kaydetti.

5. Petrol fiyatları

Petrol fiyatları, önümüzdeki aylarda arz sıkıntısı yaşanacağına dair artan göstergeler ve Rusya ile Ukrayna arasında kızışan gerilimin arzı daha da olumsuz etkilemesiyle, Cuma günü yaklaşık %2 yükselerek üst üste dördüncü haftayı da kazançla kapattı.

%1,8 artışla 81,07 dolara yükseldi ve haftalık kazancı yaklaşık %1,2 oldu. %1,9 artışla 77,07 dolar ile 25 Nisan'dan bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. WTI hafta içinde yaklaşık %2 değer kazandı.

Price Futures Group analisti Phil Flynn, Reuters'a verdiği demeçte, "Petrol piyasası yaklaşan arz sıkışıklığını yavaş yavaş fiyatlandırmaya başlıyor." dedi.

"Küresel arz daralmaya başlıyor ve bu önümüzdeki haftalarda dramatik bir şekilde hızlanabilir. Artan savaş riski de fiyatları etkileyebilir.”

--Bu haberde Reuters’in katkısı bulunmaktadır.